Sadece, minik bir çakı ile kocaman bir ev yapabilir misiniz?
Elinizde sadece minik bir İsviçre çakısı olsa, bununla tam bir ev inşa edebilir misiniz? İsviçre çakısının büyük hayranı olan arkadaşım Hakan Akben, geçenlerde bunun hikayesini anlattı. Bir adam, gerçekten de evi, minik bir İsviçre çakısıyla inşa ediyor. Ama nasıl mümkün? Çakıyla, tabi ki, kocaman kütüklerle iş yapamazsınız. Bu büyük görevi yapmak için, adam, önce çakısıyla ev inşasına yardımcı olacak aletler ve edevatlar geliştiriyor. Evini, çakısıyla yaptığı bu aletleri kullanarak yapıyor. Böylece, minik bir isviçre çakısıyla evini inşa ediyor. Ama, evi inşa etmeyerek, evi inşa edecek aletleri yaparak.
Peki, aynı evi, hatta daha havalısını (şehirde, dubleks, mutfağı, tesisatıyla birlikte) sadece küçük bir kırmızı ataçla inşa edebilir misiniz? Küçük bir kırmızı ataçla, kocaman dubleks, tam takır bir ev? Ne dersiniz? Kanadalı blogger, Kyle MacDonald, bunu başardı. Gerçekten... Küçük bir kırmızı ataçla başladı, bunu her seferinde kendisinden daha değerli birşeyle takas ederek, atacını önce bir kaleme, sonra takas ettiği şeyi bir kapı tokmağına... vb. dönüşerek, takasların sonunda nihayet, 14. takas sonunda, bu eve ulaştı. Kırmızı ataç’la bir ev inşa etmiş oldu. Ama, kırmızı ataçla değil, kırmızı ataçın tekrar tekrar takasıyla.
Bizim hikayemiz de, yukarıdaki hikayelere benzer değil mi? Kendimizi koca bir ev olarak görürsek, bu kocaman evi, yani bizi, biz yapan şey, bizden milyon milyon kat küçük olan şey, yani DNA’mız değil mi? Nasıl olur da, bizden milyon milyon kat küçük olan DNA'lar bizi biz yapıyor ve bizi inşa ediyor? Aynı şekilde, DNAmızın, bizi biz yapması için, bizi komple yapmasına gerek yok. DNAmızın, aminoasitleri yapması yeterli. Aminoasitler sonra proteinleri, proteinler sonra hücresel yapıları, hücreler dokuları, dokular organları, organlar sonra komple bizi biz yapıyor.
***
Domino taşları gibi. Küçük bir domino taşının, dev bir domino taşını devirdiği videoları bilirsiniz. Küçük taşın, devasa taşı, direkt devirmesine gerek yok, deviremez de, domino dizilimi devam ettikçe ve domino taşı, her seferinde kendisinden daha büyük bir domino taşını devirdiği sürece, zamanla, o devasa domino taşı da devrilecektir.
***
Peki tüm bu akışlar bize ne anlatıyor? Hayallerimizle ilgili, girişimlerimiz veya hayatımızla ilgili?
Potansiyel İnşa Etmek: İçgüdülerimiz, çevremiz, hayat hep bize kendini aşmayı söyler. Ancak, kendini aşmak yeterli değildir, çoğu zaman tuzaktır. Buradaki örneklerimizde, her yeni adımda, kendini aşma hikayesi evet vardır. Ancak yeterli değil, buradaki örneklerde esas konu, her yeni adımın, kendinden daha büyük bir adımı oluşturacak yetkinlikte olmasıdır. Örneğin, DNAmızın aminoasitleri inşa etmesi tek başına önemli değil, aminoasitler de proteinleri inşa edemeyecekse...
Oyunda Kalmak: Üniversite yıllarımda, Tanyer Sönmezer, bir konuşmasında, Stefano D'anna’nın hep aklımda kalan şu sözünü söylemişti: “Hayallerle, gerçekler arasında sadece zaman farkı vardır.” Tüm bu örneklerimiz, nerede başladığınızın önemli olmaması hikayesidir. Tüm bu örneklerimiz, sabır, oyunda kalma ve sürece güvenme hikayesidir. Kyle MacDonald, çok şanslı olarak 14. takas sonucunda evine sahip oldu. (100. veya 1000. olsa bile başarıydı.) Hayaliyle, kırmızı atacı arasında sadece 14 takaslık bir zaman vardı. Her takas, onu hayalindeki eve bir adım daha yaklaştırdı.
Hedefi Bölmek, Hedefi Katmanlaştırmak: Uzun bir yolculuğumuz varsa, o hedefi ulaşılabilir kılmak için böleriz, küçültürüz. Sözgelimi, binlerce kilometrelik bir yol için deriz ki, her gün 20km yol katedeceğim. Bu bir yoldur. Ancak, yukarıdaki örneklerimiz, hedefi böyle bölmüyor. DNA’larımız, “önce ben bunun parmaklarını yapayım, sonra gözünü yapayım” demiyor. Upuzun bir yolumuz varsa, ve bu yola yürüyerek başladıysak, bir noktada o yola tekerleği katmayı, bir noktada bisikleti katmayı, bir noktada otomobili katmayı, bir noktada jeti katmayı, katabilmeyi düşünmeli ve planlamalıyız.
***
Okuduğunuz ve paylaştığınız için teşekkür ederim.
Hepimize ilham olsun
Son olarak, ne zaman bir ataç görseniz veya çakı, onunla yapılabilecek devasa şeyleri ve bu fikirleri hatırlayın.
Sevgiler